Tarihin bilinen en eski dönemlerinden beri insanlar kutsal, gizemli ya da olağanüstü güçleri olduğuna inanılan efsanevi kayıpları arıyor.
Nuh'un Gemisi'nin bulunduğu iddiası dünya kamuoyunda yankı yaratırken, insanoğlunun en fazla merak ettiği diğer kayıpların başında Atlantis uygarlığı, Kutsal Kase, Kayıp Mu Adası ve Hazreti Musa'nın sandığı geliyor.
Kayıp medeniyet ve kültür hazineleri her dönem insanoğlunun büyük ilgisini çekerken, kimisinin varlığı bile tartışılan bazı kayıpların bulunması için her dönem milyonlarca lira harcanarak aralarında bilim adamlarının da olduğu araştırma ekipleri kurulup, çalışmalar yapılıyor.
Kayıplar arasında en fazla merak uyandıranların başında gelen Nuh'un Gemisi'nin Türk ve Çinli araştırmacılar tarafından Ağrı Dağı'nın 4000 metresinde bulunduğunun iddia edilmesinin ardından gözler asırlardır aranan ve merak edilen diğer kayıplara çevrildi.
Nuh'un Gemisi'nin bulunduğu iddiası dünya kamuoyunda yankı yaratırken, insanoğlunun en fazla merak ettiği diğer kayıpların başında Atlantis uygarlığı, Kutsal Kase, Kayıp Mu Adası ve Hazreti Musa'nın sandığı geliyor.
Kayıp medeniyet ve kültür hazineleri her dönem insanoğlunun büyük ilgisini çekerken, kimisinin varlığı bile tartışılan bazı kayıpların bulunması için her dönem milyonlarca lira harcanarak aralarında bilim adamlarının da olduğu araştırma ekipleri kurulup, çalışmalar yapılıyor.
Kayıplar arasında en fazla merak uyandıranların başında gelen Nuh'un Gemisi'nin Türk ve Çinli araştırmacılar tarafından Ağrı Dağı'nın 4000 metresinde bulunduğunun iddia edilmesinin ardından gözler asırlardır aranan ve merak edilen diğer kayıplara çevrildi.
AĞRI DAĞI'NDA OLDUĞUNA İNANLAR DAHA FAZLAYDI
Nuh'un Gemisi'nin Ağrı Dağı'nda olduğa inananların sayısı diğer ihtimallere inanların sayısında her zaman fazla oldu.
Resmi kayıtlara göre, Nuh'un Gemisi'ni aramak üzere 20 Ağustos 1829'da Ağrı Dağı'nın zirvesine ulaşan ilk araştırmacı Alman bilim adamı Frederic Parrot oldu.
Parrot, Nuh'un Gemisi'nin Ağrı Dağı'nda bulunduğunu öne sürerek biri Rus, 6'sı Alman 7 arkadaşı ile zirveye ulaştıktan sonra dönüşte, gemiyi bulamadığını ama izlerine rastladığını iddia etmişti.
1916 yılında ise Vladimir Roskovski adlı bir Rus pilot, Ağrı üzerinden uçarken bir gemi kalıntısı gördüğünü iddia etmiş ve konuyu tekrar gündeme taşımıştı.
Nuh'un Gemisi'ni bulmak amacıyla dağa çıkanlardan birisi de aya ilk ayak basan astronotlardan James Irwin olmuştu. Irwin ve arkadaşları da Nuh'un Gemisi'nin Ağrı Dağı'nda olduğunu ileri sürerek araştırma yapmış ama gemiyle ilgili somut bir bulgu elde edememişlerdi.
Nuh'un Gemisi'nin Ağrı Dağı'nda olduğa inananların sayısı diğer ihtimallere inanların sayısında her zaman fazla oldu.
Resmi kayıtlara göre, Nuh'un Gemisi'ni aramak üzere 20 Ağustos 1829'da Ağrı Dağı'nın zirvesine ulaşan ilk araştırmacı Alman bilim adamı Frederic Parrot oldu.
Parrot, Nuh'un Gemisi'nin Ağrı Dağı'nda bulunduğunu öne sürerek biri Rus, 6'sı Alman 7 arkadaşı ile zirveye ulaştıktan sonra dönüşte, gemiyi bulamadığını ama izlerine rastladığını iddia etmişti.
1916 yılında ise Vladimir Roskovski adlı bir Rus pilot, Ağrı üzerinden uçarken bir gemi kalıntısı gördüğünü iddia etmiş ve konuyu tekrar gündeme taşımıştı.
Nuh'un Gemisi'ni bulmak amacıyla dağa çıkanlardan birisi de aya ilk ayak basan astronotlardan James Irwin olmuştu. Irwin ve arkadaşları da Nuh'un Gemisi'nin Ağrı Dağı'nda olduğunu ileri sürerek araştırma yapmış ama gemiyle ilgili somut bir bulgu elde edememişlerdi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.