Çevrede yaygın olarak anlatılan efsaneye göre, Yavuz Sultan Selim İran Seferine (1514 Çaldıran) giderken Karaman-Ereğli güzergahında yer alan Ayrancı bölgesine geldiğinde, şimdi kazanın yanında ve üzerinde baraj kurulan akarsu ile karşılaşır. Bu akarsu üzerinde değişik aralıklarla 12 köprü vardır. Yavuz Sultan Selim ordunun iki koldan Köprülerden geçmesini emreder. Hilmi DEDE Köprüsünden geçerken komutan askerlerin içmesi için temiz suyu nereden bulabileceğini Hilmi DEDE’YE sormuş, o da evinde karısının yayıkta yaymakta olduğu ayrandan ikram etmek istediğini söyler. Çevrede “Sokutaşı”olarak adlandırılan oyuk taşın içerisine bir miktar ayran doldurur. Komutan “İlahi dede bu kadarcık ayran koca orduya yeter mi?” der. Ayrandan bütün askerler içip yinede bitmediğini görünce, Hilmi DEDE’nin sırtını sıvazlayarak “Sen Hilmi Dede değil”, bilakis Ayran Dede’sin demesi üzerine ilçenin adıda AYRANCI olur.
AYRAN DEDE EFSANESİ...
Çevrede yaygın olarak anlatılan efsaneye göre, Yavuz Sultan Selim İran Seferine (1514 Çaldıran) giderken Karaman-Ereğli güzergahında yer alan Ayrancı bölgesine geldiğinde, şimdi kazanın yanında ve üzerinde baraj kurulan akarsu ile karşılaşır. Bu akarsu üzerinde değişik aralıklarla 12 köprü vardır. Yavuz Sultan Selim ordunun iki koldan Köprülerden geçmesini emreder. Hilmi DEDE Köprüsünden geçerken komutan askerlerin içmesi için temiz suyu nereden bulabileceğini Hilmi DEDE’YE sormuş, o da evinde karısının yayıkta yaymakta olduğu ayrandan ikram etmek istediğini söyler. Çevrede “Sokutaşı”olarak adlandırılan oyuk taşın içerisine bir miktar ayran doldurur. Komutan “İlahi dede bu kadarcık ayran koca orduya yeter mi?” der. Ayrandan bütün askerler içip yinede bitmediğini görünce, Hilmi DEDE’nin sırtını sıvazlayarak “Sen Hilmi Dede değil”, bilakis Ayran Dede’sin demesi üzerine ilçenin adıda AYRANCI olur.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.