Üç Dilli Yazıtlar


Bir zamanlar birçok ülkeye hükmeden ve sözlerinin üç dilde yazılmasını isteyen bir kral vardı.























Bir zamanlar birçok ülkeye hükmeden ve sözlerinin üç dilde yazılmasını isteyen bir kral vardı. Darius adındaki bu kral, MÖ 6. yüzyılın ikinci yarısında Akhaemenid Krallığı'nı yönetiyordu (MÖ 521-486). Bu tip üç dilli yazıtların ilk olarak Darius tarafından mı yoksa ondan önce gelen Büyük Kyros (MÖ 559-530) tarafından mı istendiği akademisyenler arasında anlaşmazlığa yol açtı. Aslına bakılırsa, Güney İran’daki (Fars bölgesi) önemli Akhaemenid anıtsal yapı komplekslerinden biri olan Pasargad sarayının kalıntıları ile bu bölgeden çok da uzak olmayan (arabayla 80 km) diğer ünlü kent Persepolis’te, Kyros adına, taş sütun ve kapılar üzerine yazılmış üç dilli kısa yazıtlar bulunmuştu. 1961-1963 yılları arasında bölgedeki İngiliz kazılarını yöneten David Stronach gibi akademisyenler, Pasargad yazıtlarının Darius’un isteği üzerine Kyros adına dikildiklerini savunurlar.
Bu varsayımı bir adım ileriye götürerek, bu yazıtların kralın kendisi tarafından değil de kralın gücünü ve yönetimindeki bölgeleri göstermek ve sözlü ifadelerinin yanında bir de anısını bırakmak amacıyla, idari işlere bakan kişiler veya ideologları tarafından yaptırıldığı söylenebilir. Bununla birlikte tüm bu amaçlar için, Yakın Doğu’nun diğer bölgelerinde ve geçmiş çağlarında olduğu gibi yalnızca bir dil yeterli olabilirdi.  Üç dilli uygulamanın en çok göze çarpan istisnalarından bazıları Sümerce ve Akadca olmak üzere iki dilli Eski Akad krallarına (MÖ 3. binyılın ikinci yarısı) ait krallık yazıtlarının Eski Babilce kopyaları (MÖ 2. binyılın ilk yüzyılları) ile Urartu krallarına (MÖ 9-8. yüzyıl) ait bazı Akadca ve Urartuca yazıtlardır.
Üç Dilli Yazıtlar
Batı yönünden hareket eden ve bugün büyük olasılıkla Hamedan (Batı İran) altında gömülü olan antik Med kenti Ekbatana’ya yaklaşan bir gezgin olduğumuzu düşünelim. Elvend Dağı geçidini aştıktan sonra, oldukça etkileyici bir akarsu üzerinde bulunan şelale yakınlarında, üzerinde düzgün bir yüzeye kazınmış iki yazıt olan dev bir kaya parçasıyla karşılaşırız. Yazıtlardan biri I. Darius adına, diğeri ise I. Kserkses (MÖ 486-465) adına yazılmıştır. Bu büyük cilalı dikdörtgen çerçevelerin her birinin içerisinde metnin üç kolon halinde düzenlendiği ve soldan birinci sıradakinin en geniş olduğu anlaşılmaktadır.
Gian Pietro Basello
Napoli Üniversitesi Şark Enstitüsü

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.